https://www.yazi-yorum.net/wp-content/uploads/2020/06/hakkimizda.jpg
                                            
   Birinci Şarkı
 İnsan, doğar ve ölür. Ve aslında gövdesinde en çok omurgası yorulur. Ve aslında ruhunda en çok nefsi yorulur. Doğa ve bağın mührü üzümdür. İşte bunun için ham âdem şarapla demlenir. İnsanın doğayla mührü sadece yaşamaktır. 
 
  İkinci Şarkı
 İnsan, gündüzler için bir kale hükümdarıdır. Ve burada bir kentlidir. Ve aynı insan geceler için bir akşam peygamberidir. Burada ayrıca bir derviştir. 
 
Üçüncü Şarkı
 Üçüncü şarkı benim. Ben, ne doğdum ne de öleceğim. Ben ne omurgayım ne de nefsim. Ne kentliyim ne de dervişim. Ne hükümdar ne de peygamberim. Ve aslında ne de insanım. Ben bir şarkıyım. Şarkı, doğanın kendisidir. Doğa, evrenin tabiatıdır. 
 
   Dördüncü Şarkı
   Dördüncü şarkı sensin. Sen, bir söylencesin bir masalda. Soğuk, sisli ve kahverengi gözlerin. Gözlerin loş bir kış ormanı. Bu orman, meleklerin ve rüzgarların mezarlarıyla dolu gökyüzüdür. Ne denir şimdi? Kıyamet kadar güzelsin.
 
Beşinci Şarkı
 Bu şarkı Dervişindir. Derviş, ‘’doğa tanrının, şehirler insanın kalbidir.’’ der. Bu şarkıda insanlar ve tanrılar arasında yoldur derviş. Derviş, yol boyu kendini, beni, seni, bizi ve sizi sayıklar oysa.  
 
 Altıncı Şarkı
 Bu şarkı şarabındır. Şarap zamanı boğazımıza akıtır. Anıları düşlerimize karıştırır. Ve o söyler, biz sarhoş oluruz. Ve en iyi rubailer İran’dan düşer boğazımıza.
 
Yedinci Şarkı
 Bu şarkı düş ve gerçeğin savaşıdır. Çünkü yağmur kirlenmeden gökkuşağıdır. Ve güneş doğmadan toprak ve su sadece çamurdur. Yağmur ve toprağın çamuru Ararat’ta yoğrulur tanrının eliyle. Öyle yayılır tüm kainata.  
 
Sekizinci Şarkı
Bu şarkı sanrıların şarkısıdır. Sanrılar ve her bir sanrı bir hür yaşam şiiridir. Ve biliyoruz ki bu şiirler hepimizin sırtındaki kamburlardır. En büyük kamburumuz Hanok Şehrinde gömülüdür. 
 
   Dokuzuncu Şarkı
 Bu şarkı uykunun şarkısıdır. Göz kapaklarımı kalbine kapatıyorum. Ve orada alacakaranlıkta kar yağar, yağmur yağar ve güneş doğar, gökkuşağı olur.  Hükümdarlar ve peygamberler ölür, düş ve gerçek karışır. Sonra ve en son bir kitabın şiiri olur bu şarkı. 
 
Dokuz Şarkı Nakaratı
  Bir nehirsin sen. Bir ucu ömrümden çıkan ve bir ucu ömrüne varan. Aradaki mesafe zamanın mekan almış halidir. Kaynakta parlayan güneşin ışığı sensin. Kaynağın vardığı okyanusun kıyıları benim.