Sana benzeyen çok kişi gördüğümden -bir gün olsun güzel kokmayan bu kasabada- şimdi seni gördüğüme sevinemiyorum.
Aynısın, aynısınız. Nasıl olur, deme. Anlamanı beklemiyorum. Mucizeye inanmam.
Diyorum ki; burada kadın erkek, genç yaşlı, şişman zayıf, esmer kumral… herkes ama herkes birbirinin aynısı. Ayıramıyorum.
Öyle ki çöpte hasta kedi, sokakta aç köpek bile tıpa tıp.
Aklımı kaçırıyorum sandım önceleri.
Yok.
Buldum sonra sonra. Sizde bir şeyler vardı. Her birinizde çok tuhaf şeyler… Sizi birbirinizden farksız kılan görünen yerlerinizden çok görünmeyenleriniz aslında.
Düşündüm düşündüm… Perdeleri açsam da güneşi içeri sokmayan, kış günü sobamı ısıtmayan kalbiniz olmalı, zira başka ihtimal kalmadı.