Çoğu doyumsuz okur, aynı zamanda birer doyumsuz yazardır da. Ancak, dilin tadına varan biri ondan bir şeyler yaratmak istediğinde ete kemiğe bürünür bu gerçek.

En iyi yazarlar bile zaman zaman batağa saplanır, doğru yönde bir destek almak ise her zaman hoş bir şeydir. Çoğu yazar bir metnin ilk halinin korkunç olacağı konusunda mutabıktır ama Sylvia Plath’ın dediği gibi; “Yaratıcılığın en kötü düşmanı da kendinden şüphedir.”

O zaman şu yazamama halini geride bırakalım ve ünlü yazarlara ait ilginç ipuçlarından ilham alalım. Kalemi alın ve yazmaya başlayın. Ne de olsa, “En ürkütücüsü, yazmaya başlamanızdan hemen önceki andır.” (Elbette ki Stephen King’den yapılmış bir alıntı sizde güven hissi yaratıyorsa).

* Terry Pratchett: “Grameri, noktalamayı ve imlayı hayatınızın parçası haline getirin. En inatçı ve sıradışı karmaşa bile cümlelere dökülebilmeli.”

* Ernest Hemingway’den iki tavsiye: “Herşeyin ilk hali berbat ötesidir” ve “Nesir mimaridir, iç dekorasyon değil”.

* Neil Gaiman: “Unutmayın: İnsanlar size bir şeylerin yanlış olduğunu ya da kendilerine hitap etmediğini söylediklerinde hemen her defasında haklıdırlar. Size yanlış olduğunu düşündükleri şeyi ve nasıl düzeltilebileceğini tam olarak söylediklerinde ise hemen her defasında yanılıyorlardır.

* Will Self: “Her zaman bir not defteri taşıyın yanınızda. Ama her zaman. Kısa süreli bellek bilgiyi sadece üç dakikalığına tutar; kağıda geçirmediğiniz sürece aklınıza gelen bir fikri sonsuza kadar kaybedebilirsiniz.”

* Stephen King’e ayrı bir parantez…
“Yazmak, para kazanma, ünlenme, sevgili bulma, birileriyle yatma ya da arkadaş edinme meselesi değildir. Sonunda kitabınızı okuyan insanların hayatlarını ve kendi hayatınızı da zenginleştirmekle ilgili bir şeydir o. Söz konusu olan ayağa kalkma, iyileşme ve üstesinden gelme halidir. Mutlu olmaktır, çaktınız mı?”

“Okumak için zamanınız yoksa eğer, yazmak için de zamanınız—ya da araçlarınız—yoktur. Bu kadar basit.”

“Kıyamadıklarınıza kıyın, kıyamadıklarınıza kıyın, benmerkezci küçük yazar bozuntusu yüreğinizi parçalasa bile bu, kıyamadıklarınıza kıyın.”

“En ürkütücü an her zaman yazmaya başladığınız anın hemen öncesidir.”

* Joyce Carol Oates: “Cesur olun, herşeyi deneyin. Her sözcüğün kusursuzluğa hizmet ettiği küçük oymacılık işlerine soyunmayın. Teknik, okuru cümle cümle yakalasa bile akılda kalan sadece içerik olacaktır.”

* Zadie Smith: “Yazdığınız zaman ve mekanı korumaya alın. Herkesi ondan uzak tutun, sizin için en önemli olan insanları bile.”

* W. Somerset Maugham: “Eğer hikâyeler anlatıyor, karakterler yaratıyor, olay örgüleri tasarlıyorsanız, hele bir de samimiyet ve tutku sahibiyseniz nasıl yazdığınızın zerre kadar önemi yoktur.”

* Jonathan Franzen: “İşyerinde internet bağlantısı olan birinin iyi kurmaca yazabilmesi zordur.”

* Elmore Leonard: “Ünlem işaretlerinizi denetim altına alın. Düzyazıdaki 100 bin sözcük başına iki ya da üç ünlemden fazlasına izniniz yoktur. Eğer bağırıp çağıranları yönetme konusunda Tom Wolfe’unkine benzer bir yetenek sahibiyseniz de varın avuç dolusu ünlem kullanın.”

* John Steinbeck: “Yazdığınızı nasıl olsa bitireceğiniz fikrini bir kenara bırakın. 400 sayfayı unutun ve günde sadece bir sayfa yazın, işe yarayacaktır. Bittiğinde, her zaman şaşırırsınız.”

* Mark Twain: “‘Çok’ sözcüğünü yazmaya meylettiğiniz her seferinde yerine ‘acayip’ yazın; editörünüz bunu silecek ve metin tam olması gerektiği hale gelecektir.”

* Lev Grossman: “Yazma faaliyetiyle ilgili hiçbir tavsiyeyi fazla ciddiye almayın.”

* Anton Çehov: “Kendimden bildiğim, bir hikâye yazılır yazılmaz başlangıç ve sonunun silinmesi gerektiğidir. Biz yazarların en çok atıp tuttuğumuz yerlerdir buralar.”

* F. Scott Fitzgerald: “İşe bir bireyle başladığınızda anında bir tip yaratmışsınızdır; bir tiple başladığınızda ise hiçbir şey yaratmadığınızı fark edersiniz.”

* Herman Melville: “Büyük bir kitap yaratmak için büyük bir tema seçmelisiniz.”

* Sylvia Plath: “Yaratıcılığın en büyük düşmanı kendinden şüphedir.”

* Richard Wright: “Sanatçı kendi tahayyülünün canavarına boyun eğmelidir.”

* Robert Frost: “Yazarın gözyaşı yoksa okurun da yoktur. Yazarın sürprizi yoksa okurun da yoktur.”

* William Faulkner: “Doğrudan konuya girin. Risk alın. Sonuç kötü olabilir ama gerçekten iyi bir şeyler yapabilmenin tek yoludur bu.”
“Yazar olmayın; yazma eyleminin kendisi olun.”

* Jack London: “Esin için bekleyemezsiniz, bir çomakla peşine düşmeniz gerekir onun.”

* Virginia Woolf: “Eğer kendiniz hakkında gerçekleri anlatmıyorsunuz, başka insanlar hakkında da gerçeği anlatamazsınız.”

* Edith Wharton: “Gerçek özgünlük yeni bir tavırda değil, yeni bir tasavvurda oluşur.”

* Harper Lee: “Yazı kariyerine heves eden birine tavsiye vermem gerekseydi yeteneğini geliştirmeden önce bir aldırmazlık zırhı geliştirmesinin akıllıca olacağını söylerdim.”

* Antoine de Saint-Exupery: “Kusursuzluk daha fazla eklenecek bir şey kalmadığında değil, çıkarılacak hiçbir şey kalmadığında elde edilir.”

* Toni Morrison: “Bekleyin, bekleyin, bekleyin, bekleyin. Bu süre içinde yazmaya uğraşmayın, zorlamayın. Çok kişi böyle yapar ama işe yaramaz. Sadece bekleyin, gelecektir.