Kuytuların susuz gecesi
Et kalabalıklarında, devinimsel hızla bir sıfır önde aşk
Ellerimden önce gözlerimi çalan
Sahte makam arabası
İmitasyon acı
San…cı
Düştüğüm yerde kellelerle uyuyan o genç kız
Savuşturulmuş ağlama nöbetleri ile pencerede
Düşte, pencereler düşte
Ay kadar soyunuk olamadı kız
Yüzünü yumup seviştiği onca hırıltılı ten anlıyor muydu onu?
Zamanın kokusu ve korkusu olmalıydı
Sesini kıstığı düğmenin, radyo dalgalarında yüzen
acayip bir zaman
Tanıyor muydu onu?
Ay, henüz kıpırtısız yatarken uzayın koynunda
Biz birbirimize sarılamamıştık bile
Gece tüm kokuları sindiren arsız hayvanları saklıyor
Öylece inandık
Kendi kokumuzla seviştiğimize
Kız, Ay kadar soyunuk değil
Yalnızca gözleri bakıyor kanlı pembe
Kum arabasında zaman daralıyor
Anladım, aklım, sıfırım
Muazzam aşklarla törpülendim ve artık bir tırnağım böle yok
Özledim ve sarılmak usulsüz
Kendime döndüm aynada alıklaşmış bir beniz
Siz kimdiniz?
Kum arabasında taşıdığım ölü
siz miydiniz?