Dudaklarımda aşkın ilahisi, Senin için söylüyorum. Sen kalbimdeki dua, Sen kalbimdeki yara, Kapanmadıkça bu yara, Düşmeyecek dudaklarımdaki, Aşk ilahisi, Kalbimdeki…
Her şeyi unutup köşedeki kafeye kendimi attım. İçerisi her zaman ki gibi kalabalıktı ama neyse ki sevdiğim masa boştu. O…
Mutsuzluğun dibinde, güneşin içinde, yatağımın en kenarına kıvrılmışken uyanıyorum. Emaneten yatıyor gibiyim bu yatağa, canım istemiyor geniş yatağın tadını çıkarmayı….
Bir şeyler yazmam gerek. Nasıl şeyler? Düşüneyim. Sıradan ama saldırgan. Gerçekte olmayan ama oldurgan. Bütün gün evde dolanarak ne yazacağımı…
Bu gece otuz beşinci yaş günüm. Ne demiş Cahit Sıtkı Tarancı: “Yaş otuz beş! Yolun yarısı eder. Dante gibi ortasındayız…
Hava birden soğuyup, bir haftadır durmadan yağmur yağınca, sokaklar iyice boşalmıştı. Salonunun penceresinden silik bir silüet halinde seçebildiği Kız Kulesi…
“Seni görüyorum yabancı!” “İçinde gittikçe büyüyen bir açlıkla dönüp dolaşıp bana geliyorsun. Sonra bir ürperti yalıyor tenini. Korkulu, serin ve…
İnsan herkesten vazgeçermiş. En çok da kendinden. Şimdi siz beni bileğimi sıyırmış -giyinik olmak önemli-, kesici bir aletle -muhtemelen paslı,…
“Belki” her şeyin başlangıcı, bir çeşit umut insanın içine inceden dolanı. “Belki”, bir kapı aralığından süzülen ışık hayatın içine, diline…
Mutluluk. Mevsimsel alerji dedi aile hekimi, bir de faranjit: bir ton ilaç, sprey, gargara. Kırmadı, yazdı, boyun-beyin için kuvvetli bir…