Daralıyor senin olmadığın gemilerde ruhum Islak saçlarım nasıl da kayığına bayrak oluyor Hep merak ettim gözlerin hangi ışığı saklıyor Ortancalar…
Bana yalan söyle. İzin veriyorum. Bu özgürlüğü hak ediyorsun. Beni atlatma, kandırma çabanı görüyorum. Gençliğine saygım sonsuz. Anne olmayı bilmiyorum….
Deniz Hastanesi’nde. Şişhane’ye yirmi dakika sürüyor yürüyerek. Minicik evimiz. Sığdırıyoruz kendimizi adımlarımızı küçülterek Kevser’le. Kahırlanmak çare değil. Taşınmak için kredi…
Gözlemleyebilmek sadece çevrene bakınmakla yetinmek değildir. Aynı zamanda çevreni yorumlayabilme kabiliyetinin ortaya çıkış biçimidir. Bulunduğun ortamda rahatsız olduğun davranışlar sergileyen…
Fikirlerinin boyundan büyük olduğu zamanları oluyor insanın demek, yüze yüze bir dereyi aşabilecek kadar büyük (!), düşlediklerinde boğulacak kadar küçük….
Biz balkonda oturuyorduk Memur Bey. Eşimle birlikte. “Eski mi deseydim acaba? Neyse ne, sanki ben biliyorum da ne olduğumuzu” Hava…
Bugün hava çok rüzgârlı. Hani sen hep derdin ya, “Saçların yine çok uzamış, baksana rüzgârdan karman çorman olacak” Ben de…
Gün öğlen vakti ışıl ışıldı. Göğün kuzey batısında, öbek öbek kararıp aydınlanan bulutlar nisan yağmurunun habercisiydi. Sandalyesini alıp bahçeye çıktı….
Günümüzde insanlar yalnızca fiziksel olarak bulundukları mekândan, içinde oldukları çevreden uzaklaşma ihtiyacında değil aynı zamanda aynılaşan yaşam ve düşünce biçimlerinden…
Bahçedeki üç su kabağının altında oturuyorum. Bunları gelişirken yüz kalıplarıyla buluşturmuşlar. Sonuçta yüzlü kabaklar oluşmuş, yüzsüz insanlar dünyasında yüzü olan…