BAĞ – LAYANLAR | Saadat Gadiri

19 Ağustos 2018 yonetici

Yaşamlar arasında kurulan bağlar birbirine kenetlenmiş binlerce göz yaşından oluşmakla beraber varlığını kanıtlamakta uzun süreçlerde ortaya dökülebilir. Bir insan ömrü bile ortalama 60 yıl.

Masadakiler | Mahmut Uçan

19 Ağustos 2018 yonetici

Dünyada bazı şeylerin tekrarı mümkündür. Örneğin bir filmi tekrar tekrar izlersiniz ya da müziği tekrar tekrar dinlersiniz, bir sınava defalarca katılabilirsiniz.

Yastık Affect | Burak Öz

10 Ağustos 2018 yonetici

Şimdi ben aklımdaysam aklımdaysan
içimde de sen varsan,
sevişiriz birkaç kez alelacele,
ışıkları da kapatsam,
utanmayız ki bir kere.

Yaşanmaz | Yusuf Atılgan

10 Ağustos 2018 yonetici

“Kalk, kalk” diyordu biri, duyuyordum. Sol yanağım yanıyordu. Adamın vurduğu yanağımdı bu. Kolumdan tuttu kaldırdı. Gücün doğruldum. Beş altı kişi durmuş, bana bakıyorlardı. Bir de çocuk vardı.

Dışarısı çok kalabalık galiba. İnsanlar neden bu kadar yüksek sesle konuşuyorlar? Ne söylediklerini anlayamıyorum. Bir uğultu var. Kutlama mı yapıyorlar? Derin hıçkırmalar duydum.

Tusi | Özlem Eylül Öz

10 Ağustos 2018 yonetici

Sensiz yoksulluğumuz soysuz,
hadsiz hudutsuz durgun dünya,
sözlerimizde esenlik yok.

Kapıda ki Martı | Emine Dal

10 Ağustos 2018 yonetici

Bir gün kapımız çalınsa. Elinde fincanıyla gelen bir martı olsa ve bir fincan hayal istese ne yapardık? Martının kapıyı çalmasına mı şaşırırdık, yoksa bir fincan hayal istemesine mi?

Sonlu Günler | Mahmut Yıldırım

10 Ağustos 2018 yonetici

İnsanlarla sevgi bağı kurmayı, güzelliklerle dolu anlamlı dakikalar yaşamayı, birlikte beslenen duyguları paylaşmayı, nice yıllar içimizde bütünleşen gönüllerin birleşmesi halini, sevmeyi.

Sebep | Tekin Türegün

10 Ağustos 2018 yonetici

Havuzun başında kimse oturmuyor. Banklar boş, havuz boş… Ayakkabı boyacıları işe çıkmamış. Pamuk helva arabası naylonla sıkı sıkı sarılı.
Martılar dönüp duruyor balıkhanenin üzerinde. O kadar çoklar ki… Martılar…

Peki Neydi Mutluluk | Nüket Ceylan

10 Ağustos 2018 yonetici

“Violetleduc” adlı yazarı anlatan filmde Simone de Beauvoir şöyle der,”Edebiyat ‘dan daha iyi bir kurtuluş yolu tanımıyorum.’ Evet yazmaktan daha iyi bir kurtuluş yolu yok ; resim yapmaktan da.